İmamoğlu’na ‘terör’ soruşturmasına gerekçe gösterilen ‘kent uzlaşısı’ nedir?

  • Haberler
  • Türkiye
  • Orta Doğu
  • Rusya-Ukrayna Savaşı
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Bilim
  • Teknoloji

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, DEM Parti'nin Esenyurt'ta 31 Mart seçimleri öncesinden düzenlediği bir miting

Haber bilgisi

  • Yazan, BBC Türkçe
  • Unvan, İstanbul

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart'ta "yolsuzluk" ve "terör" soruşturmaları kapsamında gözaltına alındı.

"Terör soruşturması", 31 Mart 2024'te yapılan yerel seçimlerde gündeme gelen "kent uzlaşısına" dayanıyor.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nin (DEM Parti) bu dönemde yerel seçim stratejisini tarif etmek için kullandığı bu kavramı "kentin tüm dinamiklerinin üzerinde uzlaştığı adaylarla seçimlere katılmak" olarak açıklıyordu.

DEM Parti, bu strateji çerçevesinde, Batı illerindeki bazı seçim bölgelerinde aday çıkarmadı, işbirliği temelinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) adaylarını destekledi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise "kent uzlaşısını", PKK'nın metropol illerde etkinliğini artırmasını hedefleyen bir faaliyet olarak tanımlıyor ve bu kapsamda "terör soruşturması" yürütüyor.

Peki "kent uzlaşısı" stratejisi nasıl ortaya çıktı? Kamuoyunda bugüne kadar nasıl tartışıldı ve soruşturmada nasıl ele alındı?

  • BBC Türkçe artık WhatsApp'ta. Bizi takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için tıklayın.
  • Soruşturmalar hakkında neler biliniyor, kimler gözaltında?

Seçimler öncesi DEM Parti açıkladı

DEM Parti Meclisi, 15 ve 16 Aralık 2023'te yapılan toplantıların ardından yaklaşan yerel seçimlerle ilgili "Kent Uzlaşısı ile halklar yönetecek" başlıklı kapsamlı bir açıklama yayımladı.

Seçimlerle ilgili partinin yıl haritasının anlatıldığı 10 maddelik açıklamanın beşinci maddesine şu ifadeler yer aldı:

"Türkiye'nin batısında ise kenti var eden, yaşatan sosyal ve siyasal dinamikleri geniş ölçekte kapsayan tüm kurum, kuruluş, işçi, emekçi, ekolojist, kadın, gençlik, halklar ve inanç örgütleri, siyasi partiler, emek ve meslek örgütleri, demokrat ve vicdan sahibi yurttaşlar, tüm toplumsal taraflar ve siyasi aktörlerle görüşmek, müzakere etmek, birlikte yürümek, ortak mücadeleyi örecek Kent Uzlaşısı zeminini oluşturmayı öncelikli görev olarak görüyoruz."

Bu açıklamadan kısa süre sonra BBC Türkçe'ye konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları stratejiyle ilgili şunları söyledi:

"Diyelim ki öyle bir kent uzlaşısı çıktı ki belirlenen isim doğrudan bize de yakın olmayabilir. Ama o kent o insanı uygun bulduysa, hiçbir partiden olmasa da bize yakın olmasa da, biz o kişiyi seve seve aday yaparız. Kent uzlaşısı bu anlama geliyor."

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, Soruşturma ve gözaltı işlemlerini protesto eden Şişli Belediyesi çalışanları

O dönem, hem aday belirleme hem kampanya sürecinde "kent uzlaşısı" kavramı hep gündemde oldu.

Bu dönemde iki parti arasında görüşmeler de yapıldı.

Strateji çerçevesinde DEM Parti, Batı'daki bazı seçim bölgelerinde aday çıkarmayarak işbirliği temelinde CHP adaylarını destekledi.

Mersin'de Büyükşehir ve Akdeniz, İstanbul'da Esenyurt ve Sancaktepe belediyeleri bu işbirliklerine örnek olarak gösterildi.

Seçim meydanlarında AKP'den tepkiler

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ise seçim kampanyası döneminde bu stratejiye sert eleştiriler yöneltti. Hükümete yakın medyada da eleştirel yayınlar yapıldı.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bu dönemdeki konuşmalarında "kent uzlaşısını" eleştirdi.

Örneğin Erdoğan 23 Şubat 2024'te yaptığı bir konuşmada, "Kent uzlaşısı diyerek Kandil'le uzlaşı arayışına girmesi, CHP'nin bu ülkeyle ve bu milletle hiçbir ortak noktasının kalmadığına işaret ediyor" dedi.

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, Gözaltı işlemlerinin ardından İstanbul'da yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Erdoğan 13 Mart 2024'teki bir başka konuşmasında ise "Kent uzlaşısı diye bir şey uydurdular, kimin eli kimin cebinde belli değil. Belediyeleri; 'DEM'le beraber yönetecekler' ve 'DEM'siz yönetecekler' diye ikiye ayırmışlar" ifadelerini kullandı.

AKP'nin İstanbul adayı Murat Kurum da "Masa arkasında, kapı arkasında kirli ittifaklar kurup, bu ittifakları söyleyememe, adını da 'kent uzlaşısı' olarak tarif etme çabası içerisindeler" ifadelerini kullandı.

Yargı süreciyle ilgili neler biliniyor?

"Kent uzlaşısı" açısından önemli seçim merkezlerinden biri olarak görülen İstanbul Esenyurt ilçesinin belediye başkanı Ahmet Özer, "PKK üyesi olmak" suçlamasıyla 30 Ekim'de tutuklandı ve yerine kayyum atandı.

Özer ile ilgili ilerleyen aylarda hazırlanan iddianamede "kent uzlaşısına" da yer verildi.

İddianamede, bu stratejinin "PKK-KCK'nın metropol illerdeki etkinliğini artırma" amacını taşıdığı öne sürüldü.

  • Ahmet Özer hakkındaki iddianame kabul edildi, 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor

Bu arada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "kent uzlaşısını" gerekçe göstererek "terör" soruşturması başlattı.

Soruşturma kapsamında 11 Şubat'ta İstanbul'daki dokuz CHP'li ilçe belediyesine yönelik düzenlenen operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Aralarında Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür ve Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel'in de bulunduğu 10 kişi ise tutuklandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Kent uzlaşısı, İstanbul ittifakı demek. Burada cezalandırılan 10 arkadaşımıza değil İstanbul'un iradesine kafa tutuyor" sözleriyle soruşturmaya tepki gösterdi.

  • ‘Kent uzlaşısı’ soruşturması: 10 kişi hakkında 15 yıla kadar hapis istendi

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat da soruşturma kapsamında gözaltında alınan isimler arasında yer alıyor.

19 Mart'ta ise İmamoğlu dahil olmak üzere yedi kişi hakkında "terör soruşturması" kapsamında gözaltı kararı verildi. İki kişinin adı açıklanmadı.

Bu soruşturmada İmamoğlu'nun yanı sıra gözaltı kararı çıkan kişiler şöyle:

  • İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat
  • Şişli Belediye Başkanı Resul Ekrem Şahan
  • Reform Enstitüsü başkanı Mehmet Ali Çalışkan
  • Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Ebru Özdemir
  • Firari şüpheli A.B.
  • A.B.'nin sahibi olduğu SPECTRUM HOUSE şirketi çalışanı H.A

Savcılık yayımladığı açıklamada, "CHP kontenjanından seçilen bazı belediye meclis üyeleri ile atanan belediye başkan yardımcılarının terörle bağlantılı olduğunu ve İBB iştiraki olan İPA ve BİMTAŞ bünyesinde de terör örgütü mensupları ve sempatizanlarının işe alındığını" iddia etti.

Açıklamada, "İmamoğlu'nun diğer şüphelilerle birlikte yerel seçimlerde belediye meclis üyesi listelerini şahsen onayladığı, şüphelilerin PKK/KCK'ye örgütüne yardım etme suçunu işledikleri" iddia edildi.

CHP ve diğer bazı muhalefet partileri, "hukuki değil siyasi" olarak tanımladıkları soruşturmalara tepki gösterip, protesto çağrısı yaptı.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise tepkileri eleştirdi. Tunç, "Hiçbir organ, makam, mevki yargı yetkisini kullanılmasında emir veremez. Soruşturma evresi gizlidir. Başlatılan soruşturmalarla ilgili olarak dosya içeriğine vakıf olmadan değerlendirmelerde bulunmak doğru değildir" dedi.

Related posts

BBC, muhabiri Mark Lowen’ın Türkiye’den sınır dışı edilmesine tepki gösterdi

RTÜK Sözcü TV’ye 10 gün ekran karartma cezası verdi

ABD’de gözaltına alınan Rümeysa Öztürk ile ilgili neler biliniyor?

Bu web sitesi deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak isterseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Daha Fazlasını Oku